Kurumsal Gelişimde Nöro Bilimsel
Çözümler Sunar
ENDÜSTRİ 4.0: Homo Homini Lupus*
September 28, 2016
*(İnsan İnsanın Kurdudur)
İnsanoğlu için gelecek hep bir muamma olmuştur. Doğal olayları izleyerek tekrarlandığını görerek kendini daha güvende hissetmiş ve hazırlık yapma şansını yakalamıştır. Yıldızların ve gezegenlerin hareketleri incelemiş tekrarları izlemek için astronomi bilimini kurmuştur. Bu tekrarlar sonucu olan mevsim değişiklikleri ona hazırlık yapma ve daha güvende olma hissi vermiştir. Daha ileri gitmiş gündelik yaşamda çok tekrarlanan olaylara bakmış gerçekleşme olasılıklarını temel alan bir istatistik bilimini(?) icat etmiştir. Yani gelecek olayları tahmin ve bunlara hazırlıklı olma ya da planlama yapma insanın temel ihtiyacı olan güvenlik için çok önemlidir. İnsan beyni bu güven duygusu içinde olma gücünü arttırma yönünde evrimleşmiştir. Brain(Beyin) 1.0:Sürüngen beyin, Brain(Beyin) 2.0; Memeli beyin ve Brain(Beyin) 3.0 ise Neokortex olarak adlandırılan bölgedir.
Duygular Bulaşıcıdır:
January 10, 2016
‘’ İlkel adam kaplanla karşılaşınca ‘kaplanın kaç dişi vardır?’ diye sormadı.
‘Beni yiyecek mi?’ diye sordu.
John Medina (Moleküler Bilimci)
Günümüz şirketleri için başarılı sonuçları garanti etmenin yolu artık iyi ürün ve/veya iyi hizmet üretmenin çok ötesine geçmiştir. Akıllıca uygulanan pazarlama faaliyetleri ile ürün dışı birçok alana yatırım yaptıklarını anlatıp müşterileri ile duygudaşlık kurmaya çalışmaktadırlar. Antarktika’da foklara yardımdan, çektikleri film’lerde hiçbir hayvana zarar vermediklerine kadar birçok sosyal mesajı verme çabasında olan firmalar konu çalışanları olunca nedense kaşları çatılmaktadır. Geleneksel liderlik anlayışında ki insanları materyal yığınları içinde birer makine parçası gören anlayışın çoktan son kullanma tarihi doldu. Artan rekabet, azalan kar oranlarının baskısı altındaki firmalar rakiplerin her gün yaptığı taktik hareketleri cevaplamak için nefes alan her canlının yaratıcılığına daha çok ihtiyaç duymaktadır. Bu durum büyük bir dönüşümü; yeni dönem liderlik ve yönetim anlayışını gerekli kılıyor. Yeni dönem liderlik insanı daha çok anlamaya ve olabileceklerinin en iyisi olmak için güçlendirmeye dayalı bir anlayışın organizasyonların her kademesine bıkmadan enjekte edilmesini gerekli kılıyor. Bu yeni dönemin gereklerini yerine getirme çabası içinde olan öncü firma ve yöneticileri bir yana bırakırsak bugün iş dünyamızın büyük bir bölümü bu anlayışın önemini hala anlamamış görünüyor. Konforuna düşkün ve eline yaptığı işin emeği hiç bulaşmamış yöneticiler boyunlarındaki kravatları çözerek değişim diye sunarken, diğer yandan beyinlerde ki prangalar hala yerli yerinde duruyor. Yüzündeki sahte tebessümle, sözüm ona ekip kaynaştırma toplantıları ile yeni sisteme reverans yapan bu anlayış içten içe hala organizasyona saldıkları toksik gazlarla sera gazı etkisi yapmaya devam ediyorlar. Bu konunun önemini tüm girişimcilerin dikkatine şöyle sunmak isterim ;
Yaşamsal Ustalık-101-
November 04, 2015
KAFAMIN İÇİNDE BİRŞEY VAR.
BEYNİMİZ…
21.yüzyılın karmaşık fiziksel ve sosyal ilişkileri içinde yaşayan günümüz insanı aslında büyük bir kaos’u yönetme sorunu ile karşı karşıyadır. Peki, insan bu karmaşayı yönetmeye gerçekten hazır mı? Bu konu kendi çabasına bağlıdır. Kendin de bulunan kapasiteyi ne kadar etkin kullandığı ile alakalıdır. Bu karmaşa içinde oluşan tüm çevresel faktörleri ve toplamı oluşturan her bir bireye ait tercihleri, kararları, duyguları, motivasyonları ve davranışları tek tek yönetemeyeceğine göre tek çare kendine ait olanlar üzerinde ustalaşmaktır. Kendinize ait potansiyel ya da eksiklerle yüzleşmek sizi zayıflatmaz aksine yaşam içinde sizi en son versiyonunuzla daha hazırlıklı yapar. Buna ben elinden geleni değil, elinden gelenin üstünü yapmak ya da olmak diyorum